Artık hepimiz gerek sivil toplum kuruluşları gerek sosyal medya ile Dünyamızın sonunun gelmekte olduğunun farkındayız. Ancak soruna sorunla yaklaşıp sorunu daha da büyütmek ne kadar faydalı olabilir? Bu nedenle çözümleri de öğrenmeli ve hayatımızda uygulamalıyız.

Bu çözümlerden biri de “kompost” yapmak. Kompost dediğimde akla ilk önce yazın bizi serinleten komposto gelebilir. Kelime kökenleri aynı, İtalyanca “composto”dan geliyor. Anlamı da “bileşim, karışım” demek. Doğru da zaten ikisinde de bir şeyleri karıştırıyoruz. Benim bahsedeceğim kompost en basit tanımı ile, her türlü organik atığın, uygun koşullar sağlanarak biriktirilmesi sonucu ortaya çıkan doğal gübre. Topraktan gelenin toprağa dönmesi de diyebiliriz.

Kompostun birkaç çeşidi ve yöntemi var: Soğuk kompost, sıcak kompost, kompost çayı, bokaşi kompostu, sıvı gübre, örtüleme (malç) ve solucan kompostu. Ancak ben kompostun nasıl yapıldığı ile ilgili bilgi verebilecek biri değilim. Sadece kompost ile ilgili düşüncelerimi ve deneyimlerimi paylaşabilirim. Şöyle ki okulum İzmir Atatürk Lisesi’nde Permakültür kulübü olarak ilk önce soğuk kompost yaptık. Kompost olduğunda ise sebze yataklarımızın toprağına bir kat toprak-bir kat kompost olacak şekilde yerleştirdik. Daha sonra bokaşi yöntemini denedik ve onu da 15 gün sonra toprağa gömdük. Üçüncü olarak da çeşitli desteklerle maya bularak sıcak kompostu uyguladık. Daha sonra da talaşı kullanarak malçlama yaptık. Gerekli olan atığı da okul yemekhanesindekilerle ve evimizden getirdiklerimizle sağladık. Bu atıklar arasında kağıt-karton parçalarından, toplanıp yol kenarına atılmış bitkilere; sebze-meyve artığından, yumurta kabuklarına kadar her şeyi koyduk. Yalnız kompostlanmaması gereken atıklar da var: ceviz ağacı yaprağı, kömür külü, süt ve süt ürünleri, hastalanmış bitkiler, her türlü yağlar, et veya balık kemiği ile artıkları, evcil hayvan atıkları ve plastik gibi organik olmayan maddeler.

Siz de size en uygun kompost türünü seçip uygulayabilirsiniz. Bu şekilde belediye çöplüklerine giderek veya yakılarak çevre kirliliğine neden olacak atıklarımıza uygun ortamı sağlayarak doğadaki mekanizmayı da bozmamış oluyoruz.

Kompostun doğadaki döngüye katkısının yanı sıra toprağa ve bitkiye de birçok faydası var. Araştırmalara göre kompost, doğal bir şekilde çok killi veya kumlu olan toprak yapısını iyileştirir. Suyu tutar, dolayısıyla kurak dönemlerde bitkinin yaşamasına yardımcı olur. Fazla suyu da emerek erozyonu engeller. Bitkilerin ihtiyacı olan besini ihtiyacı olan zamanda almasını sağlar ve bitkiyi güçlendirir. Siyah altın derken haksız değiller sanırım.

KAYNAKÇA

  • www.oggusto.com
  • www.bugday.org
  • www.etimolojiturkce.com

Zeliha Begüm AK

Kategoriler: Genel

0 yorum

Bir cevap yazın

Avatar placeholder

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir