“Permakültür, doğal sistemlerin gözlemine, geleneksel tarım yöntemlerinin içerdiği erdeme ve modern, bilimsel, teknolojik bilgiye dayanan bir tasarım sistemidir. Permakültürün amacı sürdürülebilir insan yerleşimleri oluşturmak, yani kendi ihtiyaçlarını karşılayan, çevresini sömürmeyen ve kirletmeyen, uzun vadeli, ekolojik anlamda sağlıklı ve ekonomik olarak da uygulanabilir sistemler yaratmaktadır.

İnsanlığa permakültür fikrini hediye eden Bill Mollison, 1970’lerde yayımlandığı anda bir kült kitaba dönüşen Permakültüre Giriş’te doğayla birlikte çalışmanın felsefesini ve yöntemlerini anlatıyor. En çok ihtiyaç duyduğumuz zamanda…

“Ben Tazmanya’da küçük bir köyde büyüdüm ve 28 yaşına kadar bir rüyada yaşadım. Vaktimin çoğunluğu ormanda ya da denizde geçti. Geçimim için balık tuttum ya da avlandım. 1950’lere kadar içinde yaşadığım sistemin kaybolmakta olduğunu fark etmemiştim. Önce balık sürüleri azalmaya başladı, sonra sahil şeridindeki deniz yosunları seyreldi ve geniş orman alanları ölmeye başladı. Bunun üzerine akademideki görevimi bırakarak bizi ve etrafımızdaki dünyayı öldürdüğünü gördüğüm siyasal ve endüstriyel sistemleri protesto etmeye başladım. Fakat kısa süre sonra hiçbir şey elde edilemeyen başkaldırılarda ısrarcı olmanın işe yaramadığını gördüm. İki yıl boyunca toplumdan uzaklaştım; bir daha asla herhangi bir şeye karşı koymakla vaktimi harcamak istemiyordum. Tek istediğim, biyolojik sistemleri topyekun çökertmeden var olmamızı sağlayabilecek olumlu bir şeylerle geri dönmekti. 1974’te David Holmgren’le birlikte çok yıllık ağaçların, çalıların, bitkilerin, mantarların ve kök sistemlerinin çok yönlü verimine dayalı, permakültür ismini verdiğim sürdürülebilir bir tarım sistemi taslağı geliştirdik.”

Permakültüre Giriş kitabı; permakültürün ilkeleri, geniş ölçekli saha tasarımları, örüntü anlayışı, yapılar, ev bahçesi tasarımları, meyve bahçeleri, çiftlik ormancılığı, tahıl ürünleri, hayvan yemi sitemleri, su ürünleri yetiştiriciliği, kent ve topluluk stratejileri ile ilgili detaylı içeriğe sahip.

‘Permakültür, sürdürülebilir insan yerleşimleri yaratma amaçlı bir tasarım sistemidir. Kültürler sürdürülebilir tarım temeli ve toprak kullanma etiği olmadan uzun süre yaşayamalacağı için, bu bileşik sözcük yalnızca “kalıcı tarım” sözcüklerinin değil, alnı zamanda “kalıcı kültür” sözcüklerini de içerir. Permakültür bir düzeyde bitkiler, hayvanlar, binalar ve altyapıyla (su, enerji, iletişim) ilgilidir. Ancak, permakültür yalnızca bunlarla değil, bu öğeleri arazide nasıl yerleştirirsek aralarında ne gibi karşılıklı ilişkiler oluşturabileceğimizle de ilgilenir.

Amaç kendi ihtiyaçlarını karşılayan, çevresini sömürmeyen veya kirletmeyen, dolayısıyla uzun vadede sürdürülebilir, ekolojik olarak sağlıklı ve ekonomik olarak uygulanabilir sistemler yaratmaktır. Permakültür mümkün olan en küçük alanı kullanarak şehir ve köyler için yaşamı destekleyen bir sistem oluşturmak amacıyla, arazinin ve yapıların karakteristliğini bitki ve hayvanların doğal özellikleriyle bir araya getirir.’

Kategoriler: Genel

0 yorum

Bir cevap yazın

Avatar placeholder

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir