Hayvanların karayollarından güvenli bir şekilde geçmelerine yardımcı olan, trafik kazalarını, hayvan ölümlerini önleyen ve yaban hayatını koruyan üst ve alt geçitler: Ekolojik Yaşam Köprüleri
Dünyanın pek çok yerinde yaban hayvanlarının yaşam alanlarına yapılan yollar; ekosistemleri bölüyor, habitatların parçalanmasına neden oluyor. Pek çok hayvan; beslenmek, göç etmek, suya ulaşmak isterken otoyollarda karşıdan karşıya geçerken ölüyor. Sadece ABD’de, araç-hayvan çarpışmalarının yılda 8 milyar dolara mal olduğu tahmin ediliyor.
Ekolojik yaşam köprüleri/yaban hayatı geçitleri (Wildlife crossing) hem yaban hayvanlarının hem de trafikteki insanların can ve mal güvenliklerini sağlamayı amaçlıyor. İlk vahşi yaşam geçitleri, 1950’lerde Fransa’da inşa edildi.
Hollanda, İsviçre, Almanya ve Fransa gibi Avrupa ülkeleri, birkaç yıldır, yaban hayatı ve yolları arasındaki kazaları azaltmak için çeşitli geçiş yapılarını kullanıyor. Şu an ekolojik köprülerin en uzunu Hollanda’da bulunan ‘Natuurbrug Zanderij Crailoo’ ekolojik köprüsüdür. Yapımı 2006’da tamamlanan köprü, 800 metre uzunluğunda ve 50 metre genişliğindedir.
Ekolojik yaşam köprüleri; alt geçitler, üst geçitler, viyadük, tünel, amfibiler için tüneller, balık yolu, balık merdiveni, balık tüneli, kanallar (su samuru, porsuk ve küçük memeliler için), yeşil çatılar gibi
(kuşlar ve kelebekler için) geçiş yollarını içeriyor. Hepsinin amacı aynı; canlıların hayatlarına devam etmesini sağlamak ve habitatlarını korumak.
Ülkemizde ilk ekolojik köprü, Kuzey Marmara Otoyolu Projesi ile hayata geçirilen 44 metre uzunluğundaki
‘Uskumruköy Ekolojik Köprüsü‘dür.
Köprü, bölgede bulunan karaca, domuz, çakal, tilki gibi birçok yaban hayvanlarının otoyolun karşısına rahatlıkla geçebilme imkanı veriyor ve trafik kazalarının da azalmasını sağlıyor.
Ulaşıma açılan doğal alanlar, yaban hayatın sürekliliğini bölerek habitatların parçalanmasına neden oluyor. Ekolojik çözümler ile zararları en aza indirgeyebiliriz. Ekolojik köprüler de bunlardan biri.
0 yorum